Kadıköy antika pazarında tanıştığım Ersun abi aradı geçen gün. 2000 tane fotoğrafın içinden iki tane Burgazada'yı ayıklamış benim için sağ olsun. Her kurtarma operasyonunun arkasında böyle kıymetli kahramanlar var. Mezatlar, sahaflar, antikacılar, koleksiyonerler, adalılar, antika pazarları, kargo şirketleri ve müzayede evleri bu sistemde aklıma ilk gelen paydaşlar. Unuttuklarım da vardır eminim. Koleksiyonumu oluştururken emeği geçen herkese bu vesile ile tekrar teşekkür ederim.
Fotoğrafta dikkatimi çeken detaylara değinmek istiyorum. Öncelikle iskeleyi bu kadar yakından gördüğüm ilk fotoğraf. Bir diğeri ise fotoğrafı çektiren aileden ziyade arka planda duran iskele duvarında asılı 18:35'i gösteren saat ve hemen altında asılı olan yazının önündeki aile. Anne yazıyı okurken küçük çocuk yukarıya doğru babasına veya saate bakıyor. Baba da şefkatle çocuğana bakıyor gibi. Saatin solunda duran ise tahminimce vapur seferlerini gösteren tarife. 1938 yılına ait tarifeyi koleksiyonuma katabilirsem iskelede toplanmış bu kalabalığın kaç vapurunu beklediğini öğrenebiliriz :)
İkinci fotoğrafın hikayesi bir sonraki yazımda.
Kommentare